Siyonist İsrail Devlet Terörüne Yahudiler de muhalif…

İnsaf sahibi bir insanın hangi vahşi olay karşısındavurdumduymaz olabilir? İşte, bundan dolayıdır ki, İsrail vahşetine-buna aslındaSiyonist Kıyım demek daha doðru bir ifade olur-kendi içindeki ırkçı olmayanlartarafından sert şekilde tenkit edilmekte, yapılanların vahşetten başka bir şeyolmadıðını açıklamaktadırlar.

Mesela Yüzlerce Ortodoks Yahudisi, New York'ta İsrail'inFilistinlilere karşı saldırılarını kınadılar. Hatta Filistinlilere destek olmakiçin yürüyüş de yaptılar. Ellerinde taşıdıkları "Siyonizm karşıtlıðı Yahudi karşıtlıðıdeðildir" yazılı dövizlerle Brooklyn Köprüsü'nde yürüdükleri basında haberolarak çıktı. Muhalif Yahudiler "İsrail Devleti, Yahudileri temsil etmiyor" diye sloganları attı. Ortodoks Yahudisi toplumuliderlerinden Haham Hershel Klar da bir açıklama yaptı. Açıklamasında "TümYahudilerin İsrail devletini desteklediði düşünülüyor ama aslında durum budeðil. Bizim toplumumuz İsrail'e karşı ve savaşlarını kınıyor." ifadesinikullandı(https://www.yenisafak.com/foto-galeri/dunya/new-yorktaki-ortodoks-yahudileri-israil-karsiti-gosteri-duzenledi-2048979 28.05.2021/ 16.20).

Başka insaf sahibi Yahudilerden biri de Josh Ruebner. Yazarolan bu aydın, 22 Mayıs 2004 tarihinde tepkisini şöyle dile getirmektedir:(counterpunch)

Perşembe günü,Vaşington’daki İsrail Büyükelçiliði’nin önünde, askerlik cüzdanımı yaktım!İsrail’in, işgal ettiði Gazze Şeridi’ndeki katliamlarını protesto eden YahudiAmerikan Barış Örgütü gösterisi esnasında.

Mayısın ilkyarısında, İsrail 2,200 Filistinliyi daha evlerini yerle bir ederek sokaktabıraktı. Refah’ta aralarında çocukların da bulunduðu onlarca kişi İsrailtarafından öldürüldü. Uluslararası Af Örgütü bu olayları “savaş suçu” olarakniteledi.

ABD’de doðan vebüyüyen amerikalı bir Yahudiysem de, babam İsrail’de doðduðu için aynı zamandabir İsrail vatandaşıyım. İsrail, vatandaşlarının çocuklarına, nerede doðmuşolurlarsa olsunlar, otomatik olarak vatandaşlık verir. Bütün İsrailliler gibibenim de orduda görev yapmam gerekiyor.

ASKERLİK CÜZDANIMIhükümetin politikalarını protesto etmek ve bir zulüm ve işgal ordusunda görevyapmak niyetinde asla olmadıðımı göstermek için yakmaya karar verdim.

Hapis cezasını dagöze alarak İsrail’in Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doðu Kudüs’tekiFilistinlilere uyguladıðı işgal ve şiddete katılmayı ve savaş suçları işleyipuluslararası hukuku ayaklar altına almayı reddeden 1300den fazla İsrailli iledayanışma içindeyim.

Bu cüzdanı yakmaklaİsail kanunlarına göre suç işlemiş olabilirim. Ama bu suçun İsrail’in işlediðisuçlarla kıyaslanması mümkün mü? 1948 yılında İsrail devletinin kurulması veona eşlik eden etnik temizlik politikası sonucunda milyonlarca Filistinliyerinden yurdundan oldu. Bunlar ve çocukları hala mülteci konumunda, çünküevlerine dönme hakları tanınmıyor.

BİLİYORUM KİİSRAİL’deki ve diasporadaki pek çok Yahudi benim bu sembolik eylemimi ve dilegetirdiðim görüşleri en iyi ihtimalle “kendinden nefret”, en kötü ihtimalle ise“ihanet” olarak görecek.

Öyle olsun. Ama şukadarını açıklayayım: Bu belgeleri yakmaktan zevk almadım. Yahudi halkınınkendi kaderini tayin hakkının ifadesi olan bir ülkenin politikalarını mahkumetmiş olmak da hoşuma gitmiyor.

Yahudi halkınınkendi kaderini tayin hakkına inanıyorum. Ortak tarihimiz, dilimiz, kültürümüz, dinimiz ve içiçe örülmüş kaderimizbizi bir halk yapıyor. Ben, İsrail’in, işte bu kendi kaderini tayinin tezahürüolduðuna inanarak büyüdüm. Ama yaşım ilerledikçe gördüm ki, bir devletineylemlerini böyle körü körüne kutsamak, ünlü İsrailli teolog ve filozofYeshayahu Leibowitz’e göre, modern bir putperestliktir.

FİLİSTİNLİLERİNTOPRAKLARINI ÇALMAK üzerine kurulu İsrail yerleşim politikasını, “komşununmalına mülküne göz dikme” emriyle nasıl telif edebilirim. İsrail’in Filistinekonomisini kurutmak amacıyla zeytin aðaçlarını kökünden sökmesini, “meyveveren bir aðacı savaşta bile kesme sakın” yasaðıyla nasıl baðdaştırabilirim?

İsrail işgalialtında yaşayan Filistinlilerin hergün maruz bırakıldıðı aşaðılanmaları,haksızlıkları, insan hakkı ihlallerini; insanın Tanrının suretinde yaratıldıðını,dolayısıyla etnik köken ve din ayrımı olmaksızın gereken saygıyı görmesigerektiðini anlatan Yaradılış hikayesiyle nasıl birlikte düşünebilirim?

Tora’da “adaletisaðlamalısın, adaleti” denmekte. Burada adalet kelimesinin niçin iki defakullanıldıðını açıklayan ortaçað Talmud yorumcusu Rashi şöyle diyor: Bu tekrargereklidir, çünkü bize, Tanrı katında meşru olabilmesi için, hem amacımızın hemde araçlakımızın adil olması gerektiðini öðretiyor.

Yahudi halkının kadimyurduna dönüşü – Siyonistlerin amaçları ne kadar “asil” veya “samimi” olursaolsun – sonuçlarıyla ölçülmelidir. Siyon’a, oranın yerli halkına zulm etmek,onu aşaðılamak, boyunduruk altına almak ve yurdundan kovmak için döndüysek,ilkin kendi dini kurallarımıza sırt dönmüşüz demektir. Bu şerli girişimleişbirliðine son vermeliyiz.