• ISSN: 1308-9412 * e-ISSN: 2757-7120
  • 0(256) 214 48 21

Sayı 1

Sayı 1

  • Yayın Dönemi: 2009 - Nisan
  • Cilt: 1

Makaleler

  Rabia ÇAKI

 

Editörden

Yeni fikirlere, araştırmalara ve akademik yazılara kucak açan, uluslararası niteliðe sahip dergimizin ilk sayısından herkese merhaba! “Insanın en büyük sermayesi, bilgisidir” felsefesiyle yola çıktık. Araştırmaya, yeniliðe ve bilimsel gelişmelere önem veren kişileri, bilgilerini toplumla paylaşmak isteyenlerle buluşturmak amacıyla yayın hayatına başlamak istedik. Derginin adını neden Yeni Fikir diye koyduðumuza gelince; herkesi etrafında toplayan, anlamlı, ilerlemeye açık ve derginin amacını yansıtan bir isim olduðunda karar kıldık.

 

  İndir

  Mesut MEZKİT

 

Mahalli (Yerel) Düşünüp Cihanşümül (Global) Hareket Etmek

Öz

Tarihten gelen misyonumuz gereði, siyasi anlamda iç ve dış politikamızda saðduyuyu ön planda tutan bir anlayışın hâkim olması lazımdır. Günübirlik, gelip geçici, buz üzerindeki siyasi davranışlar, bu milletin önünü tıkayıcı rol üstlenecektir. Halkı galeyana getirici, iç politik çekişmelere malzeme olan açıklama ve eylemlerin milletin yararına olması akla ziyandır. Milleti yanıltıcı, laf kalabalıðı ile kafaları karıştırıp “kamuoyu mühendisliði” yaparak gelecek inşa edilemez. Kamuoyunu hissiyata büründürerek içte ve dıştaki gelişmelere ilgisiz kalmasına zemin hazırlamak, geleceði ipotek altına almaktır. Bu anlayış kabile yönetiminde, aşiret sisteminde geçerlidir. Sıð bir gelecek vizyonunun çizilmesine temel teşkil edecek fikrin ürünüdür.

  6 - 8

 

  İndir

  Süleyman Faruk GÖNCÜOĞLU

 

İstanbul’un Altın Boynuz’u: Haliç

Öz

Her şey bir mitolojiyle başlar. Olimpos’un çapkınlıðıyla ünlü Zeus’u, Argos Kralı’nın güzelliðiyle ünlü kızı İo’yu görür ve ona vurulur. Zeus’un karısı Hera, bu aşkı öðrenince olan olur. Kıskaçlıktan öyle bir öfkeye kapılır ki, artık Zeus’a, İo’yu Hera’nın şerrinden korumak kalır. Bunun üzerine Zeus, İo’yu inek şekline sokar. Ama Hera boş durmaz, ineðin başına bir devi nöbetçi koyar. Zeus, habercisi Hermes’i göndererek kurtardıðı İo’suna kavuşamadan Hera, İo’nun rahatını kaçırmak için ona bir at sineði musallat eder. İnek şeklindeki İo sinekten kurtulmak için kendini sulara atar. Bu sırada derin vadi sularla dolar ve böylece Boðaz oluşur. Sinekten ve Hera’nın şerrinden kurtulmak için Haliç’in bulunduðu körfeze gelen İo buraya yerleşir. Buradaki bir tepede dünyaya getirdiði kız çocuðuna Keroessa adını verir.

  9 - 14

 

  İndir

  Celalettin SERİNKAN

 

Denizli KOBİ’lerinin Stratejik Yönetim Uygulamaları Üzerine Bazı Deðerlendirmeler

Öz

Bu çalışmada KOBİ’ler açısından stratejik yönetimin önemi ve yararları vurgulanmış ve Denizli’de faaliyette bulunan KOBİ’lerin stratejik yönetime bakış açıları ve uygulama düzeyleri araştırılmıştır. Araştırma sonucunda, stratejik yönetim hakkında bilgi düzeylerinin yeterli olmadıðı ve işletme faaliyetlerinde stratejik yönetim uygulamalarına yer vermedikleri görülmüştür.

  15 - 26

  Denizli KOBİ’leri, Stratejik Yönetim, İşletme Faaliyetleri

 

  İndir

  Hans Werner SCHMIDT

 

Bir Alman Olarak; Benim Gözümde Atatürk

Öz

Kasım ayında İzmir’deki bir okuldan ‘Alman Gözüyle Atatürk’ konulu bir konuşma yapmam istendiðinde bu benim için bir onur, fakat aynı zamanda da gerçekleştiremeyeceðim bir görevdi. Atatürk için bir ‘Alman’ görüş şekli diye bir şey yoktur. Dolayısıyla ben sadece kendi kişisel Alman görüşümü açıklayabildim. O gün söylediklerimi burada özetlemeye çalışacaðım, fakat bilgilerimin yetersiz kalması durumunda hoşgörünüze sıðınmak istiyorum.

  27 - 29

  Alman Gözüyle Atatürk

 

  İndir

  Ayşegül ŞAHİN

 

Ben Kimim? Türk Müyüm Yoksa Alman Mı?

Öz

Çoðu türk kardeşlerimiz Almanya'da YABANCI, Türkiye'de ise ALMANCI, sözünden etkileniyorlar.

Almanya’da yaşayan Türkler bu soruyu kendilerine sürekli sormaktadır. Yaşadıkları ülkenin insanları onları „Siz Almansınız!“ diye tanıtınca, kendilerini gurbet de yaşayan bir Türk olarak kabullenirler ve kendilerini yabancı hissederler. Tatilde memleketlerine gidip, aile hasretini gideren veya tatil yapmaya giden de, oradaki Türklerden “Siz Almansınız!” sözünü duyunca, kafalarında bir soru işareti oluşur; Şimdi bu kardeşlerimiz kim oluyor? Türk mü yoksa Alman mı?

Günümüzde ülkemizde de yaygın hale gelen bu durum, birçok arkadaşımızı Türkiye’mizden uzaklaştırıyor. Oysaki hepimizi baðlayan bir hasret var. Bizleri iki ülkenin arasında kalıp, her iki tarafa karşı yabancılaşan kişiler olarak tanıtıyorlar. İşte, onlar gurbette yaşayan Türk kardeşlerimiz. Peki, bir insan nerede yaşadıðını veya nereden geldiðini bilmez mi diyorsunuz? Bir insanın gittiði ülkeye göre milliyetçiliði deðişir mi?


  30 - 30

 

  İndir

  -

 

2200 Yıllık “Saðlıklı Olmanın” Sırrı: Kombuçay

Öz

Günümüzün zorlu hayat şartları insanları strese sokmaktadır. Buna çare olarak ilâçlara yönelen insanları başka bir tehlike beklemektedir: Bu tehlike, ilâçların olumsuz yan etkileridir. İşte bu noktada “alternatif tıp” devreye girmektedir. Özellikle ilâçların yan etkileri ve vücutta bıraktıðı kalıntıların bir hastalıðı tedavi ederken başka bir hastalıða neden olmaları, doðal ürünlere ve bu ürünlerden yana olan alternatif tıbba olan ilgiyi her geçen gün arttırmaktadır. İklimi ve doðal güzellikleriyle dünyada bilinen bitki türlerinin büyük çoðunluðunun yetiştiði Ege Bölgesi, alternatif tıp ürünleri elde edilmesi bakımından avantajlı bölgeler arasında yer alıyor. İzmir’in şirin ilçesi Selçuk’ta Murat Selçuk tarafından kurulan Selçuk Impeks Saðlık ve Güzellik Hizmetleri adlı şirketin tesislerinde Kombuçay adlı şifalı çay üretilerek tüm Türkiye’ye pazarlanıyor. Kombuçay’ın bir şifa kaynaðı olduðunu söyleyen Selçuk Impeks Saðlık ve Güzellik Hizmetleri Yönetim Kurulu Başkanı Murat Selçuk, çayı kullananların birçok hastalıktan korunduðunu ve mevcut hastalıkların da bu çayla giderildiðini belirtiyor.

  31 - 33

 

  İndir

  Victor Hugo, Duran Nemutlu

 

Çıplak Ayaklı Kız

Ayakları yalın, saçları daðınıktı,

Oturmuş çıplak ayaklarla eðilen sazlar arasına;

Yakınından geçerken bir peri gördüm sandım,

Ve gelmek ister misin dedim, benimle tarlalara.


En anlamlı bakışıyla baktı bana,

Zafere gönderen güzellikteki,

Ve ona: İster misin, bu aşk ayıdır, dedim,

Ormanların karanlıklarına gidelim, ister misin?


Ayaklarını kıyıdaki otlara sildi;

İkinci kez baktı bana,

Ve neşeli güzeli aldı o zaman bir düşünce.

Oh! Kuşlar nasıl da şakıyordu kuytusunda ormanın!


Su ne kadar tatlı yalıyordu kıyıyı!

Bana gelişini gördüm uzun yeşil sazların içinden,

Vahşi, ürkek, fakat mutlu güzel kızın,

Gülüyordu gözlerine dökülen saçlarının gerisinden.


  34 - 34

 

  İndir